sade tasarımıyla gözü en az yoran, boktan içeriğiyle beyni hiç yormayan blog ödülü - 2009

7 Şubat 2010 Pazar

yolda yürürken aklımıza takılan hayati detaylar

tabii illa ki yolda yürürken olmasına gerek yok. uyumaya çalışırken, tuvaletteyken falan filan insanın aklına tonla şey takılır ya bunlardan en acayip olanını siz sevgili blöğ kardeşlerimle paylaşmak istiyorum. aranızda fizikle ilgilenen falan varsa lûtfen konu üzerindeki olası engin bilgilerini bizlerle paylaşırsa çok sevindirik oluruz.

şimdi olay şu: hepimiz trene, otobüse, ota boka binmişizdir. bunlarda bazen insanın başına bir sinek musallat olur. özellikle trenler leş gibi olduğundan ve uçsuz bucaksız doğal güzelliğin içinden gittiğinden trenlerin içi fokur fokur sinek kaynar. bu sineklerin, saatte ortalama 80-90 km hızla giden trenin içinde, gidilen doğrultunun tam tersi yönündeki duvara yapışmaları gerekmez mi? yani bunlar trenin hızını tespit edip kendilerini de o hıza sabitlemiyorlarsa havada nasıl duruyorlar aziz dostlarım?

6 yorum:

Boş insan dedi ki...

çok fizikçi falan olduumdan diil hanide...

maddenin eylemsizlik zımbırtısını bazalarak...

trenin içindeki hava sabit kalıo sanırım..

yani evet tren hareket edio ama...içindeki havayla beraber...böylece sineğin ayriyeten bi efor sarfetmesi gerekmio !

Hüseyin Tır dedi ki...

ama maddenin eylemsizliği yasası gereği insanlar araç ileri giderken koltuğa yapışıyor, keskin virajlarda sağa sola savruluyor falan... tam da içerdeki havanın yenilenmemesinden dolayı, hiçbir yere değmeden duran sineğin olaydan habersiz çötönk diye arka cama yapışması gerekmez mi?

Ova (Excuse My Reading) dedi ki...

böyle şeyler düşünme.
delirirsin!!!

Hüseyin Tır dedi ki...

delirmek mi? o zaten geride kalmış bir noktaydı keşke delirsem de azcık normale yaklaşsam azizim :F

baskasininsesi dedi ki...

şöyle bir açıklama getiriyorum: nasıl ki biz trende arka tarafa yapışmıyorsak sinek de öyle yapışmıyor işte.. hem ne demiş spinoza "bir ineğin ölümüne, bir sineğin ölümünden daha çok üzülürüz".

Hüseyin Tır dedi ki...

fakat biz arkaya yapışmıyorsak bir koltukta oturduğumuzdan değil midir azizim? bir sinek ağırlığında olduğunuzu ve havada asılı durduğunuzu düşünün lûtfen :F ayrıcana bugün otobüste aklıma geldi rahmetli. lens temizleyici olmasından dolayı ölmüştü adam ve bir sürü okuldan ders vermesi için teklif gelmesine rağmen... tabii kabul etse ne dediğini anlamama ihtimali olan bir sürü adam hiç yoktan ona saygı duyacaktı ve spinoza için bir kaos olurdu bu durum. nur içinde yatsın falan diyelim de kendisinin edimsel güç kavramını 2-3 adım geri taşıyalım